2 Haziran 2012 Cumartesi

Kristen'ın Milliyet Gazetesi Röportajı "Charlize'le Çalışmak Muhteşemdi"

Sezonun iki Pamuk Prenses filminden biri olan Snow White and The Huntsman/Pamuk Prenses ve Avcı'da başrolü üstlenen Kristen Stewart'ı, Alacakaranlık serisinde tanıdık. Genç yıldız, "ikisine de yetecek kadar yer var" deyip, ikinci Pamuk Prenses'te başrolü üstlenen arkadaşı Lily Colins'e centilmence başarılar diliyor.

Sonuncu 'Alacakaranlık' filmden sonra 'Pamuk Prenses ve Avcı'nın çekimlerine mi başladınız?

Kristen : Arada biraz vaktim oldu. Zorlayıcı projeler seçmekten ve çok çalışmaktan hoşlanıyorum. 'Pamuk Prenses ve Avcı', 'Alacakaranlık'tan çok farklı ve bu da çok hoşuma gitti. Bir projeden diğerine zıplamak da hoşuma gidiyor.

Rupert Sanders (filmin yönetmeni) ve senaryo mu bu projeyi almaya ikna etti sizi?

Kristen : Kesinlikle hem Rupert hem de senaryo eşit derecede sebep oldu. Charlize de (Theron) bunların hepsinin ortasında güçlü bir etken oluşturdu. Onun rolü benimkinden daha önce kesinleşti o yüzden de Kraliçe'yi oynadığını duyduğumda hemen bu projeyi istedim.

Charlize Theron'la birlikte çalışma deneyiminden ne kazandınız?

Kristen : Charlize'e hayranlık besleyerek büyüdüm. O, bambaşka seviyede bir yeteneğe sahip. O bambaşka bir kulvarda ve muhteşem. Bir filme bakıyorum, senaryosu muhteşem olabilir, hemen çalışanlara bakıyorum. Charlize'in de bu filmde olduğu gerçi benim projeye güvenmemi sağladı. İyi olacağını biliyordum. Saygı ve hayranlık duyduğum, benimle aynı nedenlerden dolayı oyunculuk yapan biriyle çalışabilmek heyecan verici. O yüzden de muhteşemdi. Aynı zamanda da biraz gözüm korkmuştu ve bunun iyi bir iş ilişkisi olduğundan emin olmak istiyordum.

Gözünüz mü korkmuştu?

Kristen : Evet, gerçekten de çok gergindim. Charlize bu filmde olmak istememin esas nedenlerinden biri. Onun yaptığı işlerde müthiş olduğunu düşünüyorum. Ayrıca bir kadın olarak da ona çok saygı duyuyorum. Senaryoya bayıldım ve bu projenin etrafındaki her şeye de bayıldım ama hepsinin ortasında çok sağlam bir etken vardı, o da Charlize. Onunla tanıştığımda çok çılgın olduğunu düşündüm. Çok zeki ve eğlenceli. Çok da dikkat çekiyor. Odaya girdiğinde ona bakmadan edemiyorsunuz. Çok havalı.

Gerginliği nasıl atlattınız?

Kristen : Böyle insanlarla çalıştığınızda onları etkilemek ve bekleneni onlara verebilmek istersiniz. Bu da çok iyi gitti.
Birbirimize güzel uyum sağladık. Çekmemiz gereken birçok sahne çok hararetliydi. Öncesinde hikayeden ve karekterlerden bahsettik. Sahne çekimlerinin birçoğu dövüş sahnesi gibi çünkü karekterlerimiz arasında çok fazla çekişme söz konusu. Onunla çalışmak müthişti.

Kraliçe, güzelliğini, gücünün bir parçası olarak görüyor. Sizce bu güzellik ne açıdan güçlü?

Kristen : En güzel insanların büyük çoğunluğunun güzelliklerini silah olarak kullanan insanların içi, garip bir şekilde çirkin. Kraliçe'ye ise, büyürken, elinde her şeye kullanabileceği tek kartın güzellik olduğu öğretilmiş. Bence Pamuk Prenses'in en güzel yönlerinden biri de Kraliçe Ravenna'nın kötü karekterinin arkasındaki güzelliği görebilmesi.

Bu sene gösterime girecek olan iki tane Pamuk Prenses filmi var. İkisine de yetecek kadar yer var mı?

Kristen : Lily'i (Collins) çok iyi tanıyorum ve bu da çılgınca. Bence iki filmde çok havalı ve farklı olacak. Fakat, evet, ikisine de yetecek kadar yer var.

"Genç kızlar endişe etmesin"

Eğer bir 'Beyaz Atlı Prens' seçecek olsaydınız, nasıl olurdu? Komik, yakışıklı?

Kristen : Listem yok. Bundan da pek hoşlanmazdım.

Kendisini topluma uymuyormuş gibi hisseden bir ergen kız için verebileceğiniz en güzel tavsiye nedir?

Kristen : Benim, burada oturup, bu kızlara doğrudan ulaştığımı ve onlara kız olarak nasıl kolay yaşayabileceklerini anlatabilmem zor. Muhtemelen sadece "endişe etme" derdim. Henüz ufakken uyum sağlayamamak daha zordur, bunu anlıyorum ama aynı zamanda da kim olduğunuzu oluşturan şey de budur. Yapılacak güzel şey endişe etmemek.

En sıkı dostunuz kim ve neden?

Kristen : En sıkı dostlarımdan biriyle birlikte büyüdüm. O çok çılgın, eğlenceli ve beni gerçekten çok iyi anlıyor. Aynı zamanda, Dakota (Fanning) da en sıkı dostlarımdan biri. Ona çok saygı duyuyorum ve onu çok seviyorum. O da komik, çılgın ve sevimli.

Alacakaranlık bir fenomen halini aldı, birçok hayranınız var. Fakar size saldıranlarda var. Bu iki uç hakkında nasıl hissediyorsunuz?

Kristen : Bu aslında komik bir şey çünkü filmlerimden bahsederken gerginleşiyorum. İnsanların, bunun, umursamadığımdan dolayı olduğunu düşünmesinden nefret ediyorum. Eğer benden bu yüzden nefret ediyorlarsa yanıldıklarını kanıtlayabileceğim. Benden nefret etmelerinin başka sebepleri varsa beni ilgilendirmiyor çünkü ben yaptığım iş ile mutluyum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder